ARÇELİK KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASI VE İŞLENMESİ MÜŞTERİ AYDINLATMA METNİ

Kapat X
Pratik

Yaşasın Peynir!

Bu yazıyı 1 dakika 57 saniyede okuyabilirsiniz.

Peyniri nasıl saklarsak ömrünü uzatabiliriz?

Binlerce senedir sütün ömrünü uzatmak için üretilen peynir, mutfağımızın vazgeçilmez malzemelerinden biri. Doğru üretilmiş bir peynirin arkasında süt sağımından başlayıp, yıllandırmaya kadar giden uzun bir hikaye saklı. Müthiş bir emek ve sabır demek peynir. Aynı zamanda araştırmalar bir kilo peynir üretmek için tam 3200 litre su harcandığını belirtiyor. O halde, doğru saklamanın ve yaşatmanın yollarına bakalım…

– Peynirin ömrünü uzatmak için nem dengesini korumak şart. En iyi yöntem yağlı kağıda sarıp sonra hava almayan bir kutuda, buzdolabında saklamak.

– Peynir için en doğru nem oranı buzdolabının meyve-sebze gözünde. Peyniri güzelce sarmaladıktan sonra buzdolabına kaldırın. Oda sıcaklığında tüketin.

– Plastik ambalaj nemi tamamen içinde tutar, peynirin yeterince nefes almasına izin vermez. Dolayısıyla marketlerde plastik içinde satılan peynir üçgenleri hem sulanmış hem de içine plastik tadı almış olabiliyor. Önceden paketlenmiş peynirleri tercih etmeyin, alırsanız dış yüzeyini traşlayıp yiyin.

– Peynir alırken dikkat edilmesi gereken bir nokta da miktar. Azar azar satın alın. Peynir en iyi tekerlek halindeyken yıllanır. Parça olarak kesildiği anda oksijenle temas edip nem kaybetmeye başlar. Bu sebepten haftalık tüketeceğiniz kadar satın alın.

– Beyaz peynir, örgü peyniri gibi salamura halinde alınan peynirler yine salamura suyunun içinde muhafaza edilebilirler.

– İçinde bol miktarda kalsiyum, vitamin ve mineral olan, bağışıklık sistemini güçlendiren küflü peynirlere bayılıyoruz. Ardahan Çeçil peyniri, Konya küflü peyniri, Roquefort gibi peynirler sağlıklı olmanın yanı sıra çok lezzetli olabiliyor. Bu peynirler özellikle küflendiriliyor, dolayısıyla küflü haliyle tüketilebiliyor.

– Çökelek, lor, krem peynir gibi peynirler ve rendelenmiş, parçalanmış peynirlerde zamanla oluşan küf başka bir mesele, dikkatli tüketilmesi şart. Bakın, koklayın, gerekiyorsa ucundan tadına bakın. Bu tip peynirlerin üzerinde oluşan küf, yüzeysel kalmayıp peynirin derinliklerine yayılabiliyor.

– Yarı-yumuşak veya sert yapılı peynirlerde ise küf derinlere inemez. Peynir, küflü kısmı traşlandıktan sonra yenebilir.

 

Kalan peyniri değerlendirmenin yollarına gelince; 
– Yıllandırılmış peynirlerin (kaşar, gravyer, parmesan, pecorino gibi) kalan kalın kenarını yavaş pişen bir et yemeğine, çorbaya ya da kıymalı makarna sosuna ekleyebilirsiniz. Bu yemeğinize peynir tadı vermez ama içerdiği umami sayesinde müthiş lezzet katar. Yemeğinizi servis etmeden önce içinden peynir kenarını çıkarmayı unutmayın.

– Kestiğiniz peynirden kalan dilimler, küpler varsa, kuru incir ya da hurmanın içine doldurup fırında pişirebilirsiniz.

– Yumuşak peynirden kaldıysa taze otlarla karıştırın, ekmek üzerine sürmek için kullanın, börek içi yapın ya da mevsim sebzeleriyle karıştırın ve hamurun içine döküp kiş yapın.

– Parmesan peynirinin kenarlarını, birkaç dal kekik ve zeytinyağı ile bir tencerede ısıtın. Steril bir kavanoza döküp, iki hafta buzdolabında bekletin. Lezzetli, aromatik bir zeytinyağı elde edin.

Size daha iyi hizmet sunabilmek için sitemizde çerezler kullanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek çerez politikamıza izin vermiş oluyorsunuz.